tanju sürmeli hakkında yorumlar / Uzm Dr Tanju Sürmeli – Yorumları Oku, Randevu Al – Doktor Bilgini

Tanju Sürmeli Hakkında Yorumlar

tanju sürmeli hakkında yorumlar

Ünlü doktora soruşturma: 12 kızı denek olarak kullandı!

Psikiyatrist Tanju Sürmeli'nin 'Neurofedback' adını verdiği tedavi yönteminde 12 yaşında öğrenme güçlüğü çeken küçük bir kızı denek olarak kullandığı öne sürüldü.
Hasta olmadığı halde doktor tarafından hasta teşhisi konularak kızlarının beynine defalarca elektronik dalga gönderildiğini iddia eden aile, doktordan şikayetçi seafoodplus.info-Esra Oğuz çiftinin 12 yaşında bir kızı vardı. A. Oğuz, derslerinde başarısız oluyor ve öğrenmekte zorluk çekiyordu. Oğuz çifti yaptıkları araştırmada, Psikiyatrist Tanju Sürmeli'nin öğrenme güçlüğü çeken çocuklar üzerinde yaptığı çalışmalarını gördü.Aile, kızlarını tedavi ettirmek için Ankara'dan İstanbul'a seafoodplus.infoEL RAHATSIZLIK ÇIKTISabah gazetesinden Dilek Yaman'ın haberine göre,Sürmeli, küçük kıza 'Neurofedback' adı verilen tedavi yönteminin uygulanması gerektiğini söyledi. Tedavide kulaklar ve kafa derisine konuşan elektrotlar aracılığıyla A. Oğuz'un beynine defalarca elektronik dalga gönderildi. Haber

seafoodplus.info

Prof. Dr. Tanju Sürmeli: "Biofeedback ile birçok hastalığın tedavisi mümkün"

Prof. Dr. Tanju Sürmeli: "Biofeedback ile birçok hastalığın tedavisi mümkün"

İSTANBUL - Türkiye'de biofeedback tedavisini ilk kez uygulayan Uzman Psikiyatrist Tanju Sürmeli, bu tedavi yönteminin dikkat eksikliği, öğrenme güçlüğü ve hiperaktivite bozukluğunun yanı sıra sara, parkinson ve şizofreni hastalıklarında da değişimler gösterdiğini ifade etti. Sürmeli tedavi ile ilgili, "Tekrar tekrar yapılan bir şey de öğrenilip kayıtlara geçmiş oluyor. Kayıtlara geçmesi seanslar sayesinde oluyor. Günlük seanslarla beyin elektriksel akımlarını ve vücudun çalıştırma sistemini öğrenebiliyor" dedi.

Uzman Psikiyatrist Tanju Sürmeli, Türkiye'de ilk kez kendisinin uyguladığı biofeedback tedavisi ile ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Biofeedback tedavisinin bir öğrenme olduğunun altını çizen Doktor Sürmeli, "Aslında biofeedback vücuda geri bildirim vermektir. Bir eğitimdir. Eğer beyin dalgalarını değiştirmeyi başarırsak o zaman nöro diyoruz. Neurofeedback diyoruz ama kalp atışımızı, nefes alışımızı vücut ısımızı kaslarımızdaki gerginliği değiştirmekle ilgili de biofeedback yöntemleri var. Bunların hepsi vücudun tekrar sağlıklı hale dönmesini amaçlayan ya da sağlıklı biri de olsa daha yüksek performansta daha sağlıklı hale nasıl dönüşebiliri öğretmektedir. Tekrar tekrar yapılırsa öğretim sağlanabiliyor. Paula Pavlov'un köpeğine yaptığı koşullanma yöntemidir. Vücudun ve organın koşullanma ile değişebileceğini gördük. Aynı şey beyin ve kalp nefes vücut kaslarının değişebileceğini gelişebileceğini biliyoruz. Tekrar tekrar yapılan bir şey de öğrenilip kayıtlara geçmiş oluyor. Kayıtlara geçmesi seanslar sayesinde oluyor. Günlük seanslarla beyin elektriksel akımlarını ve vücudun çalıştırma sistemini öğrenebiliyor. Yeniden bir düzen oluşturması ve kendisine göre en sağlıklı düzeni oluşturmasını bugün birçok software programlarıyla başarmamız mümkün olabiliyor" şeklinde konuştu.

Birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor

Tanju Sürmeli, dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğunun yanı sıra sara, parkinson ve alzheimer hastalıklarında da uyguladıklarını ifade ederek, "En çok dikkat eksikliğinde hiperaktivite bozukluğunda öğrenme güçlüğünde kullanılıyordu. Depresyon anksiyete bozukluğu baş ağrıları ve hatta fibromiyoloji dediğimiz rahatsızlıklarda kullanılmaya başlandı. Daha ileriki süreçlerde şizofreni, depresyon ve Parkinson hastalığında hatta Alzheimer hastalığında yaşlılığa bağlı bunama değişkenliklerinde damar sertliğine bağlı bunamalarda kullanılmaya başlandı. Özellikle migren, baş ağrıları uyku bozukluklarında etkili olduğunu ve kanıta dayalı tıp kriterlerinde ayrıca sara hastalığında da geçerli olduğunu görüyoruz" açıklamasını yaptı.

Madde bağımlılığından biofeedback ile kurtuldu

Madde bağımlılığı sebebiyle biofeedback tedavisine başvuran Ali M.T ise madde bağımlılığından kurtulmak için daha önce ilaçlı tedavilerden sonuç alamadığını ifade ederek, "14 yaşında uyuşturucu ile tanıştım. 12 yaşında alkole başlamıştım. Yaklaşık bir 13 senelik uyuşturucu ile tanışıklığım var. Son 1 buçuk senem ağır bir bağımlılık halinde geçti. Metanfetamin kullandım. Uyuşturucunun en üst maddesi diyebilirim. Bunu 1 buçuk sene boyunca eksiksiz her gün kullandım. Çok ağır dozlarda kullanıyordum. Üstüne farklı uyuşturucular da ekliyordum. Çok farklı bir bağımlılık sürecindeydim. Bursa'da çok tanınan bir psikiyatriden destek aldım ve ilaçla tedavi edilmeye çalışıldım. hafta kadar sürdü ve tekrar uyuşturucuya döndüm. Yeterli bir tedavi olmadı. İstanbul'da bu konuda en iyilerden diyebileceğimiz bir özel hastaneye yattım. Orda da bir hafta kadar yattım. Orada da tedavi ettiler. Oradan sonra yine uyuşturucuya döndüm. Bu tedavi dışındaki tedavilerden sonuç almak mümkün olmadı. Beyin o tetiklemeye tekrar geri dönüyor" diye konuştu.

"Bu tedavi yöntemi olmasa bırakamazdım"

Biofeedback tedavisi ile hiçbir ilacı kullanmadan sonuç aldığını dile getiren Ali M. T. şu ifadelere yer verdi:

"Bu tedaviyi aldığım ilk günden itibaren sonuçlarını görmeye başladım ve 8 ay kadar önce tedaviye başladım. 8 aydır ne bir alkol ne de bir herhangi bir uyuşturucuyu ağzıma sürmedim. Tedaviden çok memnunum. Hatta olağanüstü diyebilirim. Bir önceki tedavilerimde hep ilaç vardı. Tekrar bir bağımlılık olayı söz konusu. İlaç kullanmanız ilaçlar da içinde kimyasal maddeler bulunduruyor. Sizi yeni bir bağımlılığa atıyorlar. Bu tedavide herhangi bir ilaç kullanımı da yok. Bundan daha olağanüstü bir şey olamaz. Bunun değeri umarım bilinir. Ben bu tedavi yöntemi olmasa bırakamazdım. Hayatım git gide kötüye gidecekti. O yüzden çok müteşekkirim."

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Bora Akyol - Sağlık

şizofreniİstanbulTürkiyeKalpSağlıkHaberler

Dr. Tanju Sürmeli

Her 4 kadından biri orgazm zorluğu çekiyor. Kadınların yüzde 5 ila 10’u hiçbir zaman orgazm olamıyor. Kadının orgazm olması oldukça önemli ve erkeklere hiçbir zararı yok

ABD’de Rutgers Üniversitesi’nde Psikolog Prof. Komisaruk ve arkadaşları, kadınların beyinlerinin orgazm öncesinde, sırasında ve sonrasındaki beyin hareketliliğini gösteren ilk animasyon filmini yaptılar. Fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme makinesinin içine bir kadının uzanmasını istediler. Yukarıdaki şekilde görüldüğü gibi, mastürbasyonla uyarım esnasında gönüllünün beyin aktivitesindeki artış ve değişimler kaydedildi. İlk aktivite, genital bölgeye dokunulmasıyla algı korteksinde oldu. Ardından duygular ve uzun süreli hafızayı içeren beyin yapılarının toplandığı yer olan “limbik” sistemde hareketlilik tespit edildi. Orgazma yaklaşıldıkça hareketlilik, beyincik ve ön korteks kısımlarına geçiş yaptı. Bunun sebebi, artan kas gerilimi. Orgazm sırasında ise, hareketlilik hipotalamusta doruğa çıktı. Hipotalamus, “oksitosin” adı verilen, mutluluk hissi yaratan ve uterusu daraltan bir hormon salgılanmasından sorumludur. Böylece orgazm sırasında bütün beyinde uyarılma yaşanır.

Keyif ve mutluluğun yolu
İnsanların beyin aktivitelerindeki değişikliği neredeyse aynı anda görebildiğimiz bu film sayesinde Komisaruk, “Orgazm olamayan bireylerin hangi evrede sorun yaşadığı tespit edilebilecek” diyor. Ona göre bu bir çeşit “neurobiofeedback”; yani “nörobiyogeribildirim”. Bu yöntem sayesinde kişilerin endişe, depresyon ve ağrı gibi durumların üstesinden gelebiliyor. Profesör Komisaruk, “Orgazm keyif ve mutluluk üretmenin bir yolu. Eğer mutluluk bölgelerini nasıl harekete geçirebileceğimizi öğrenirsek, pek çok sağlık sorununun da çözümüne ulaşabiliriz” diyor.

Tedavide yeni umut
34 yaşındaki kadın hastam, orgazm olamadığından, cinsel birliktelik sırasında aklına başka düşünceler geldiğinden yakınıyordu. Beyin elektrik akım kayıtlamasını yaptığımızda, limbik sistemin üst bölgesinde, elektrik akım geçiş düzensizliği ile yavaş beyin dalgalarında artış tespit ettik. Cinsel aktivite sırasında orgazm olmasını önleyen bu beyin dalgasını neurofeedback ile düzenlemesini, yani azaltmasını öğretince, orgazm olabildiğini öğrendik.
30 yaşındaki bir başka kadın hasta, birçok partner değiştirdiği halde orgazm olamadığını, hatta aşık olduğu kişiyle bu orgazmı tadamadan öleceğinden korktuğunu söylüyordu. Elektrik kayıtlamasında, iki beyne akımın eşit yayılmadığını gördük. Olasılıkla bu durum orgazmda tüm beynin uyarılmasına engeldi. Neurofeedback ile geçişleri düzenlemeyi öğrettiğimizde, orgazm sorununu çözmüş olduk.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir