yaşamayan ölü / Everest Açıkhava 6 - Cthulhu’nun Çağrısı H.P Lovecraft Everest Açıkhava

Yaşamayan Ölü

yaşamayan ölü

Türkiye Klinikleri Adli Tıp - Özel Konular

1. KULLANIM KOŞULLARI

1.1. http://www.turkiyeklinikleri.com alan adından veya bu alan adına bağlı alt alan adlarından ulaşılan internet sayfalarını (Hepsi birden kısaca "SİTE" olarak anılacaktır) kullanmak için lütfen aşağıda yazılı koşulları okuyunuz. Bu koşulları kabul etmediğiniz takdirde "SİTE"yi kullanmaktan vazgeçiniz. "SİTE" sahibi bu "SİTE"de yer alan veya alacak olan bilgileri, formları, içeriği, "SİTE"'yi, "SİTE" kullanma koşullarını dilediği zaman değiştirme hakkını saklı tutmaktadır.

1.2. Bu "SİTE"'nin sahibi Türkocağı cad. No:30, 06520 Balgat Ankara adresinde ikamet eden Ortadoğu Reklam Tanıtım Yayıncılık Turizm Eğitim İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.'dir (bundan böyle kısaca "Türkiye Klinikleri" olarak anılacaktır). "SİTE"'de sunulan hizmetler "Türkiye Klinikleri" tarafından sağlanmaktadır.

1.3. Bu "SİTE"'de sunulan hizmetlerden belirli bir bedel ödeyerek ya da bedelsiz olarak yararlananlar veya herhangi bir şekilde "SİTE"ye erişim sağlayan her gerçek ve tüzel kişi aşağıdaki kullanım koşullarını kabul etmiş sayılmaktadır. İşbu sözleşme içinde belirtilen koşulları "Türkiye Klinikleri" dilediği zaman değiştirebilir. Bu değişiklikler periyodik olarak "SİTE"'da yayınlanacak ve yayınlandığı tarihte geçerli olacaktır. "Türkiye Klinikleri" tarafından işbu sözleşme hükümlerinde yapılan her değişikliği "SİTE" hizmetlerinden yararlanan ve "SİTE"ye erişim sağlayan her gerçek ve tüzel kişi önceden kabul etmiş sayılmaktadır.

1.4. İşbu "SİTE Kullanım Koşulları" 30.03.2014 tarihinde en son değişiklik yapılarak ve web sitesi üzerinden yayınlanarak; "SİTE"yi kullanan her kişi tarafından erişimi mümkün kılınıp yürürlülüğe konmuştur. İşbu "SİTE Kullanım Koşulları" ayrıca, "Türkiye Klinikleri" hizmetlerinden belli bir bedel ödeyerek veya ödemeden yararlanacak olan kullanıcılarla yapılmış ve/veya yapılacak olan her türlü "KULLANICI Sözleşmesi"nin de ayrılmaz bir parçasıdır.

2. TANIMLAR

2.1. "SİTE" : "Türkiye Klinikleri" tarafından belirlenen çerçeve içerisinde çeşitli hizmetlerin ve içeriklerin sunulduğu çevrimiçi (on-line) ortamdan http://www.turkiyeklinikleri.com alan adından ve/veya bu alan adına bağlı alt alan adlarından erişimi mümkün olan web sitesi.

2.2. KULLANICI : "SİTE"ye çevrimiçi (on-line) ortamdan erişen her gerçek ve tüzel kişi.

2.3. LİNK : "SİTE" üzerinden bir başka web sitesine, dosyalara, içeriğe veya başka bir web sitesinden "SİTE"ye, dosyalara ve içeriğe erişimi mümkün kılan bağlantı.

2.4. İÇERİK : "Türkiye Klinikleri" "SİTE"yi ve/veya herhangi bir web sitesinden yayınlanan veya erişimi mümkün olan her türlü bilgi, dosya, resim, rakam, fiyat v.b görsel, yazınsal ve işitsel imgeler.

2.5. "KULLANICI SÖZLEŞMESİ" : "Türkiye Klinikleri"nin sunacağı özel nitelikteki hizmetlerden yararlanacak olan gerçek ve/veya tüzel kişilerle "Türkiye Klinikleri" arasında elektronik ortamda akdedilen sözleşme.

3. HİZMETLERİN KAPSAMI

3.1. "Türkiye Klinikleri", "SİTE" üzerinden sunacağı hizmetlerin kapsamını ve niteliğini belirlemekte tamamen serbesttir.

3.2. "Türkiye Klinikleri" "SİTE" bünyesinde sunulacak servislerden yararlanabilmek için, "KULLANICI"nın "Türkiye Klinikleri" tarafından belirlenecek özellikleri taşıması gereklidir. "Türkiye Klinikleri", bu gerekliliği tek taraflı olarak dilediği zaman değiştirebilir.

3.3. "Türkiye Klinikleri"nin "SİTE" üzerinden belirli bir ücret karşılığı veya ücretsiz olarak vereceği hizmetler sınırlı sayıda olmamak üzere;

- Sağlık sektörüne yönelik bilimsel makaleler, kitaplar ve bilgilendirici yayınları sağlamak.

- - Bilimsel dergilere yönelik makale hazırlama aşamasında biçimsel, istatistikî ve editöryal destek sağlamak.

4. GENEL HÜKÜMLER

4.1. "Türkiye Klinikleri", "SİTE" dâhilinde erişime açtığı hizmetler ve içeriklerden hangisinin ücrete tabi olacağını belirlemekte tamamen serbesttir.

4.2. "Türkiye Klinikleri"'nin sunduğu hizmetlerden yararlananlar ve siteyi kullananlar, yalnızca hukuka uygun ve şahsi amaçlarla "SİTE" üzerinde işlem yapabilirler. Kullanıcıların, "SİTE" dâhilinde yaptığı her işlem ve eylemdeki hukuki ve cezai sorumluluk kendilerine aittir. Her KULLANICI, "Türkiye Klinikleri"nin ve/veya başka bir üçüncü şahsın haklarına tecavüz teşkil edecek nitelikteki herhangi bir iş ve eylemde bulunmayacağını; yazılı, görsel ve işitsel bilgileri açıklamayacağını, "Türkiye Klinikleri"ne açıkladığı ve/veya "SİTE"ye gönderdiği her türlü yazılı, görsel ve işitsel bilginin "Türkiye Klinikleri"ne açıkladığı ve/veya "SİTE"ye gönderdiği sırada her türlü biçimde kullanılması, işlenmesi, saklanması, açıklanması ve üçüncü kişilere karşı ifşa edilmesi konusunda münhasır hak sahibi olduğunu kabul, beyan ve taahhüt eder. "KULLANICI" "SİTE" dâhilinde bulunan resimleri, metinleri, görsel ve işitsel imgeleri, video klipleri, dosyaları, veritabanları, katalogları ve listeleri çoğaltmayacağı, kopyalamayacağı, dağıtmayacağı, işlemeyeceğini, gerek bu eylemleri ile gerekse de başka yollarla "Türkiye Klinikleri" ile doğrudan ve/veya dolaylı olarak rekabete girmeyeceğini kabul ve taahhüt etmektedir.

4.3. "SİTE" dâhilinde üçüncü kişiler tarafından sağlanan hizmetlerden ve yayınlanan içeriklerden dolayı "Türkiye Klinikleri"nin, işbirliği içinde bulunduğu kurumların, "Türkiye Klinikleri" çalışanlarının ve yöneticilerinin, "Türkiye Klinikleri" yetkili satıcılarının sorumluluğu bulunmamaktadır. Herhangi bir üçüncü kişi tarafından sağlanan ve yayınlanan bilgilerin, içeriklerin, görsel ve işitsel imgelerin doğruluğu ve hukuka uygunluğunun taahhüdü bütünüyle bu eylemleri gerçekleştiren üçüncü kişilerin sorumluluğundadır. "Türkiye Klinikleri", üçüncü kişiler tarafından sağlanan hizmetlerin ve içeriklerin güvenliğini, doğruluğunu ve hukuka uygunluğunu taahhüt ve garanti etmemektedir.

4.4. "KULLANICI"lar, "SİTE"yi kullanarak, "Türkiye Klinikleri"nin, diğer "KULLANICI"ların ve üçüncü kişilerin aleyhine hiçbir faaliyette bulunamazlar. "KULLANICI"ların işbu "SİTE Kullanım Koşulları" hükümlerine ve hukuka aykırı olarak gerçekleştirdikleri "SİTE" üzerindeki faaliyetler nedeniyle üçüncü kişilerin uğradıkları veya uğrayabilecekleri zararlardan dolayı "Türkiye Klinikleri"nin doğrudan ve/veya dolaylı hiçbir sorumluluğu yoktur.

4.5. "KULLANICI"lar, "SİTE" dâhilinde kendileri tarafından sağlanan bilgilerin ve içeriklerin doğru ve hukuka uygun olduğunu kabul ve taahhüt etmektedirler. "Türkiye Klinikleri", "KULLANICI"lar tarafından "Türkiye Klinikleri"ne iletilen veya "SİTE" üzerinden kendileri tarafından yüklenen, değiştirilen ve sağlanan bilgilerin ve içeriklerin doğruluğunu araştırma; bu bilgi ve içeriklerin güvenli, doğru ve hukuka uygun olduğunu taahhüt ve garanti etmekle yükümlü ve sorumlu değildir.

4.6. "KULLANICI"lar, "SİTE" dâhilinde Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca haksız rekabete yol açacak faaliyetlerde bulunmayacağını, "Türkiye Klinikleri"nin ve üçüncü kişilerin şahsi ve ticari itibarı sarsacak, kişilik haklarına tecavüz ve taarruz edecek fiilleri gerçekleştirmeyeceğini kabul ve taahhüt etmektedir.

4.7. "Türkiye Klinikleri", "SİTE" dâhilinde sunulan hizmetleri ve içerikleri her zaman değiştirebilme hakkını saklı tutmaktadır. "Türkiye Klinikleri", bu hakkını hiçbir bildirimde bulunmadan ve önel vermeden kullanabilir. "KULLANICI"lar, "Türkiye Klinikleri"nin talep ettiği değişiklik ve/veya düzeltmeleri ivedi olarak yerine getirmek zorundadırlar. "Türkiye Klinikleri" tarafından talep edilen değişiklik ve/veya düzeltme istekleri gerekli görüldüğü takdirde "Türkiye Klinikleri" tarafından yapılabilir. "Türkiye Klinikleri" tarafından talep edilen değişiklik ve/veya düzeltme taleplerinin, "KULLANICI"lar tarafından zamanında yerine getirilmemesi sebebiyle doğan veya doğabilecek zararlar, hukuki ve cezai sorumluluklar tamamen kullanıcılara aittir.

4.8. "SİTE" üzerinden, "Türkiye Klinikleri"nin kendi kontrolünde olmayan ve başkaca üçüncü kişilerin sahip olduğu ve işlettiği başka web sitelerine ve/veya "İÇERİK"lere ve/veya dosyalara link verebilir. Bu link'ler sadece referans kolaylığı nedeniyle sağlanmış olup ilgili web sitesini veya işleten kişiyi desteklemek amacıyla veya web sitesi veya içerdiği bilgilere yönelik herhangi bir türde bir beyan veya garanti niteliği taşımamaktadır. "SİTE" üzerindeki linkler vasıtasıyla erişilen web siteleri, dosyalar ve içerikler, bu linkler vasıtasıyla erişilen web sitelerinden sunulan hizmetler veya ürünler veya bunların içeriği hakkında "Türkiye Klinikleri"nin herhangi bir sorumluluğu yoktur.

4.9. "Türkiye Klinikleri", "SİTE" üzerinden "KULLANICILAR" tarafından kendisine iletilen bilgileri "Gizlilik Politikası" ve "KULLANICI Sözleşmesi" hükümleri doğrultusunda kullanabilir. Bu bilgileri işleyebilir, bir veritabanı üzerinde tasnif edip muhafaza edebilir. "Türkiye Klinikleri" aynı zamanda; KULLANICI veya ziyaret edenin kimliği, adresi, elektronik posta adresi, telefonu, IP adresi, "SİTE"nin hangi bölümlerini ziyaret ettiği, domain tipi, tarayıcı (browser) tipi, tarih ve saat gibi bilgileri de istatistiki değerlendirme ve kişiye yönelik hizmetler sunma gibi amaçlarla kullanabilir.

5. FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI

5.1. Bu "SİTE" dâhilinde erişilen veya hukuka uygun olarak kullanıcılar tarafından sağlanan bilgiler ve bu "SİTE"nin (sınırlı olmamak kaydıyla tasarım, metin, imge, html kodu ve diğer kodlar) tüm elemanları (Hepsi birden "Türkiye Klinikleri"nin telif haklarına tabi çalışmaları olarak anılacaktır) "Türkiye Klinikleri"ne aittir. Kullanıcılar, "Türkiye Klinikleri" hizmetlerini, "Türkiye Klinikleri" bilgilerini ve "Türkiye Klinikleri"nin telif haklarına tabi çalışmalarını yeniden satmak, işlemek, paylaşmak, dağıtmak, sergilemek veya başkasının "Türkiye Klinikleri"nin hizmetlerine erişmesi veya kullanmasına izin vermek hakkına sahip değildirler. İşbu "SİTE Kullanım Koşulları" dâhilinde "Türkiye Klinikleri" tarafından sarahaten izin verilen durumlar haricinde "Türkiye Klinikleri"nin telif haklarına tabi çalışmalarını çoğaltamaz, işleyemez, dağıtamaz veya bunlardan türemiş çalışmalar yapamaz veya hazırlayamaz.

5.2. İşbu "SİTE Kullanım Koşulları" dâhilinde "Türkiye Klinikleri" tarafından sarahaten yetki verilmediği hallerde "Türkiye Klinikleri"; "Türkiye Klinikleri" hizmetleri, "Türkiye Klinikleri" bilgileri, "Türkiye Klinikleri" telif haklarına tabi çalışmaları, "Türkiye Klinikleri" ticari markaları, "Türkiye Klinikleri" ticari görünümü veya bu SİTE vasıtasıyla sağladığı başkaca varlık ve bilgilere yönelik tüm haklarını saklı tutmaktadır.

6. SİTE KULLANIM KOŞULLARINDA DEĞİŞİKLİKLER

"Türkiye Klinikleri", tamamen kendi takdirine bağlı olarak işbu "SİTE Kullanım Koşulları"nı herhangi bir zamanda "SİTE"'da ilan ederek değiştirebilir. İşbu "SİTE Kullanım Koşulları"nın değişen hükümleri, ilan edildikleri tarihte geçerlilik kazanacaktır. İşbu "SİTE Kullanım Koşulları" kullanıcının tek taraflı beyanları ile değiştirilemez.

7. MUCBİR SEBEPLER

Hukuken mücbir sebep sayılan tüm durumlarda, "Türkiye Klinikleri" işbu "SİTE Kullanım Koşulları", gizlilik politikası ve "KULLANICI Sözleşmesi"nden herhangi birini geç ifa etme veya ifa etmeme nedeniyle yükümlü değildir. Bu ve bunun gibi durumlar, "Türkiye Klinikleri" açısından, gecikme veya ifa etmeme veya temerrüt addedilmeyecek veya bu durumlar için "Türkiye Klinikleri"nin herhangi bir tazminat yükümlülüğü doğmayacaktır. "Mücbir sebep" terimi, ilgili tarafın makul kontrolü haricinde ve "Türkiye Klinikleri"nin gerekli özeni göstermesine rağmen önleyemediği olaylar olarak yorumlanacaktır. Bunu yanında sınırlı olmamak koşuluyla, doğal afet, isyan, savaş, grev, iletişim sorunları, altyapı ve internet arızaları, elektrik kesintisi ve kötü hava koşulları gibi durumlar mücbir sebep olaylarına dâhildir.

8. UYGULANACAK HUKUK VE YETKİ

İşbu "SİTE Kullanım Koşulları" uygulanmasında, yorumlanmasında ve bu "SİTE Kullanım Koşulları" dâhilinde doğan hukuki ilişkilerin yönetiminde yabancılık unsuru bulunması durumunda Türk kanunlar ihtilafı kuralları hariç olmak üzere Türk Hukuku uygulanacaktır. İşbu sözleşmeden dolayı doğan veya doğabilecek her türlü ihtilafın hallinde Ankara Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir.

9. YÜRÜRLÜLÜK VE KABUL

İşbu "SİTE Kullanım Koşulları" "Türkiye Klinikleri" tarafından "SİTE" içersinde ilan edildiği tarihte yürürlülük kazanır. Kullanıcılar, işbu sözleşme hükümlerini "SİTE"yi kullanmakla kabul etmiş olmaktadırlar. "Türkiye Klinikleri", dilediği zaman iş bu sözleşme hükümlerinde değişikliğe gidebilir ve değişiklikler sürüm numarası ve değişiklik tarihi belirtilerek "SİTE" üzerinde yayınlandığı tarihte yürürlülüğe girer.

30.03.2014

Lut Gölü

Başlığın diğer anlamları için Ölü Deniz sayfasına bakınız.

Bu madde geolojik bir su hacmi hakkındadır. Yerleşim yeri için Ölüdeniz, Fethiye sayfasına bakınız.

Lut Gölü ya da Ölü Deniz[1] (İbranice: יָם הַמֶּלַח, Bu ses hakkındaYam ha-Melāh, lit. "Tuz Denizi"; Arapça: البحر الميت, Bu ses hakkındaAl-Bahr al-Mayyit, Buhairat,[2]Bahret, veya Birket Lut,[3]lit. "Lut Gölü/Denizi"), doğuda Ürdün, batıda İsrail ve Batı Şeria ile sınırlanmış bir tuz gölüdür. Ürdün Rift Vadisi'nde yer almaktadır ve ana kolu Ürdün Nehri'dir.

Yüzeyi ve kıyıları, Yeryüzü'nün en düşük rakımlı deniz seviyesinden 430.5 metre daha altındadır. 304 metre derinlikte, dünyanın en derin hipersalin gölü [en]dür. 342 g/kg tuzluluk oranı ile dünyanın en tuzlu su kütlelerinden biridir – okyanusa göre 9.6 kat tuzlu – ve yüzmeyi deneyen kişileri havaya kaldıracak kadar, 1.24 kg/L yoğunluğa sahiptir. 'Ölü Deniz' denilmesinin sebebi, sudaki yüksek tuz oranının, bitkilerin ve hayvanların gelişebilmesi için fazla sert bir ortam yarattığından hiçbir yaşama ev sahipliği yapmayaşındandır.

600 km2 civarında bir alanı kaplayan Lut Gölü'nün tabanı, su derinliği çok fazla olmasa da (yaklaşık 376 metre), göl seviyesi deniz seviyesinden 420 metre aşağıdadır. Bu büyük tuzlu göl, karşılıklı uzak noktalarından 80 km/18 km genişliktedir. Su seviyesindeki çekilme eski zamanlarda yılda ortalama 18 cm iken, bugün bu değer İsrail ve Ürdün'ün artan içme suyu ihtiyacı nedeniyle, yıllık 50 cm civarına yükselmiştir. Lut Gölü %28 ile %33 arasında değişen tuz oranıyla (Akdeniz %3) Antarktika'daki Don Juan Gölü (%40'ın üzerinde) ve Asal Gölü'nden (%35) sonra dünyadaki en tuzlu üçüncü göldür.

Lut Gölü'nden bir görünüm

Gölde bazı dengesizliklerin işaretleri görülmektedir: su altındaki bazı asfalt parçaları su yüzeyine çıkmaktadır. Geçmiş zamanlarda bu parçalar toplanır, kurutulur ve ısınmak için kullanılırdı. Çevreciler, Lut Gölü'nün yok olmaya başladığı yönünde uyarılar vermektedirler. Gölün iki yakasındaki Ürdün ve İsrail'in bromür endüstrisinin buna neden olduğunu ileri sürülür. Ancak daha çok İsrail'deki fabrikalar yüzünden temiz su sıkıntısı çekilmektedir. Oluklar endişe verici boyutlara ulaşmıştır. Fabrikaların kirli atık boşaltımı ayrıca zarar veren faktörlerin başında yer alır. Küresel ısınma sonucu olarak, Lut Gölü kuruma tehlikesi altındadır.[kaynak belirtilmeli]

Coğrafyası[değiştir

Yaşamayan mekân, ölü insan

László F. Földényi’nin Yaşayan Ölümün Mekânları: Kafka, Chirico ve Diğerleri adlı kitabı, Vakıfbank Kültür Yayınları tarafından, Emre Güler çevirisi ile basıldı. Kitap Francesco di Giorgio Martini’nin “Mimari Manzara” adlı resmi hakkında değerlendirmelerle başlıyor. Földényi’nin düşüncelerine geçmeden önce resmi incelediğimizde kusursuz bir kent tahayyülü görüyoruz, her şey birbiriyle uyumlu ve biçimlenmiş “ideal bir kent”. Daha dikkat çekici olan ise yaşam izine rastlamıyoruz, sadece bir panjur açık onun dışında tam anlamıyla donmuş, ne insan ne de insan dışı herhangi bir canlılık yok. Földényi’ye göre: “Şehir gayet ‘tanrısal’ bir etki bırakabilse de, bütününün yine de muazzam bir bunaltıcılığı var.” Çünkü yaşam yok, bir anlamda biçim yaşamsal olanı yutmuş. Evet bir şehrin inşası için insanlara ihtiyaç vardır, bu şehir insanın kanıtıdır ama burada insan âdeta düzenin içinde kaybolmuştur. Bu bir anlamda Michel Foucault’nun söylediğini hatırlatıyor, “Denizin sınırında bir kum gibi kaybolan insan”, biçimlenmiş, tüm “anormallikleri” törpülenmiş, tek tip, gözetimin ve denetimin esiri olmuş bir tür. İnsanın izinin olduğu ama canlılığının hissedilmediği “ideal şehrin” hissettirdiği gibi.

YAŞAYAN ASLINDA ÖLÜM

Földényi "Mimari Manzara" resmiyle başladığı eleştirisini Kafka’nın metinlerindeki mekânlardan, Nazi Almanyası’nda şehir planlarına, Giorgio de Chirico’nun resimlerinden, Bentham’ın panoptikonuna kadar geniş bir çerçevede ele alıyor. Bu anlamda Yaşayan Ölümün Mekânları: Kafka, Chirico ve Diğerleri adlı kitap "ideal şehir", "ideal birey", "ideal toplum" ve yaşam arasında farklı disiplinlerden metinleri bir araya getirerek bağlantı kurmaya çalışıyor. Yukarıdaki resimde yaşam belirtisi olarak görülebilecek tek şey resmin sağında gördüğümüz açık panjur. Földényi bunu şöyle yorumluyor: "Bu kozmik kayıtsızlık resimden taşmaktadır. Her şey sterildir; taş ve mermerden yapılmış, düzenli ve sıralıdır. 'Birdenbire büyük, kare şeklinde bir şehirde buldum kendimi. Tüm pencereler kapalıydı. Her yere sessizlik hâkimdi.' Giorgio de Chirico, bunu 1911 yılında bir rüyasında görmüştü. Belki de o anda, Martini’nin şehrindeydi. Sağ taraftaki apartmanın birinci katında yer alan, yarı açık bir panjur dışında burada da tüm pencereler kapalı." Bu açık panjur, resmin yarattığı ideal ve tanrısal havayı bozuyor, düzen bozucu bir yan barındırıyor. Burada yazarın Chirico’dan söz etmesi de belki onun sürrealist ve bilinçdışına, rüyaya gönderme yapan resimlerinde benzer bir izlek bulması; düzeni bozan açık pencere. Földenyi, sonrasında şöyle devam ediyor: "Bu açık panjur ürkütüyor. Hatta bir suça işaret ediyor bile olabilir. İnsan, onda yaşam belirtisini, yok olmuş yaşamın belirtisini keşfediyor. Resme uzun uzun baktığımda ve bir de bu açık panjuru düşündüğümde, meydan yavaş yavaş insanlarla dolmaya başlıyor. Yaşamayan, ancak ölü de olmayan insanlarla. Yaşayan ölülerle. Bir Kafka öyküsünün kahramanı olan, yaşayan ölü olarak yeryüzünde dolaşan Avcı Gracchus gibi." Öyküde "Avcı Gracchus" bir keçiyi kovalarken kayalardan aşağı düşüp ölmüştür, bu öyküde yeryüzünde kalan ama yaşamayan bir karakter profili çizer Kafka. Bu “ideal kent”in yaşayanlarını bu nedenle"Avcı Gracchus"a benzetiyor Földényi bana kalırsa, yaşama dair bir canlılık hissi duymayan ama yaşadığını sanan ölü insan tahayyülü. Bu bürokrasinin hâkim olduğu her şey biçimlenmiş bir hayatın yaşayıcısı olan, kurumların güdümünde bir hayatın esirinin, modern öznenin tasviri aynı zamanda.

İNSAN DIŞI DA YAŞAMSIZ

Francesco di Giorgio Martini’nin resmi üzerinden devam ediyor Földényi: “Tüm izler, yaşayan yaşamdan yoksundur. Sağ tarafta görünen tek yeşillik de herhangi bir bitki örtüsünün yokluğunu daha da fazla vurgulamaya hizmet etmektedir. Ezelden beri burada hiç kimse varolmamıştır. Taşların ve evlerin duvarları bitkilerce kuşatılmamış, sütun kaideleri yabani otlarla sarılmamıştır. Burada yaşayanlar her şeyi derli toplu tuttuğu için değil, bitki örtüsü de bir yaşam belirtisi olduğu için.” Yaşam belirtisi olan bitki örtüsü kendiliğinden bir şehirde veya başka bir yerleşim yerinde yaşam alanı bulabilmeyi içerir bana kalırsa. Bu resimde gördüğümüz sağdaki tek yeşillik de yaşamsız bir duruma gönderme yapar, ideal şehirde sadece insanlar değil bitkiler de bir biçime göre belirlenmiş yaşayan ölülere dönüşmüşlerdir. Földényi bu manzaranın ne çağrıştırdığını şöyle ifade ediyor: “…Ay manzarasıyla ya da nükleer savaş sonrası manzarasıyla karşı karşıya” kalırız bu resimde ve “muhtemelen hiçbir zaman oksijenin bulunmadığı, sadece hiçliğin hâkim olduğu manzarayla”. Yaşayan ölülerin mekânında canlılık yok, bir savaşa maruz kalınmış hissi bırakıyor ama bir savaş sonrasının yıkım kentini de hatırlatmıyor, uyuyan bir kent manzarası bu. Ölümü duyuran, varlığın uğultusuna bile rastlanmayan, nefessiz bir kent, sadece hiçliğin öne çıktığı bir kent. Bu resim aslında insanın, doğanın ve sonuçta ölü yaşamın temsili hâline geliyor böylece Martini’nin böyle bir amacı olmasa bile modern biçimli kentleri, yaşayan ama ölü insanı, kendi oluşuyla varolamayan doğayı bu resim üzerinden gözlemleyebiliyoruz. Çünkü yazarın ifadesiyle: “Giorgio Martini’nin resmi, resmettiği şehirden ziyade onun düşünce biçimini açığa vuruyor.”

Yaşayan Ölümün Mekânları: Kafka, Chirico ve Diğerleri, László F. Földényi, Çevirmen: Emre Güler, 80 syf., Vakıfbank Kültür Yayınları, 2020.

PANOPTİKON

Földényi, Martini’nin resmini tüm katmanlarıyla ele alıyor, ideal bir kent arayışı üzerinden kusursuz, biçimli olanın arayışına giden yolu bulmaya çalışıyor. Burada yapmaya çalıştığı şey modern insanın bürokrasi içerisinde, kurumlar gözetiminde yokluğa çıkan varlığını, yaşamsız, ruhsuz bir dünyada sıkışmışlığını gösterme çabası bana kalırsa. Fabrikayı, hastaneyi, okulu çağrıştıran kent mimarisi de bunun parçası. Çünkü amaç yazarın ifadesiyle; “yaşamın düzenlenmesi, hesaplanamayan tüm unsurların ortadan kaldırılması ve aynı zamanda da kontroldür.” İnsanın kontrol altına alınması, yaşayan ölüye dönüşmesi tüm bu anlayışın, kusursuzluk saplantısının sonucudur. Yazar, bu konuda farklı bina planlarından ve döneminin politikasına göre oluşmuş mekânlardan örnekler veriyor. Bunların en bilindiklerinden biri de aşina olduğumuz, Jeremy Bentham’ın 1971’de yayımlanan “Panoptikon” olarak adlandırılan, hapishane ve cezaevi planı. Bu bina pek çok açıdan modern gözetim toplumunun da simgesi hâline geliyor. Kitapta anlatıldığı gibi: “Bentham’a göre, panoptikon’un planındaki en önemli şey sınırlandırılmamış görüş ve görünürlük ilkesiydi. Merkezi gözetlemeden hiç kimse kaçamamalıydı. Bina, daire biçiminde inşa edildi.” Bunun anlamı devamlı her açıdan gözetlenmek bir süre sonra kendini gözetler duruma gelmekti ki bu da kendi kendinin denetimcisi olmaktı bir bakıma çünkü "'Görülmeden görmek': Binalar her şeyi gören tanrı ilkesine inşa edilmelidir", mantık buydu. Ayrıca, gardiyanın konumu görülmeden görmeyi mümkün kılacak şekilde tesis edilmişti. Földényi “panoptikon”un toplumla ilişkisini kurarken şöyle söylüyor: "Panoptikon da kendi açısından, amacı bireyin haklarının tamamen tanınması olan Aydınlanma düşüncesinin bir örneğidir. Fakat aynı zamanda birey bir toplulukla, o topluluğun (bu topluluk ister bir mahkûm, ister bir hasta, ister bir işçi, isterse de bir öğrenci topluluğu olsun) mensubu olarak mümkün olan en kapsamlı biçimde bütünleştirmeye, topluluğa kusursuz biçimde katmaya yönelik bir girişimi, başka bir deyişle, hiçbir anomalinin bozamayacağı bir topluluğun oluşmasına izin vermeyi de ifade etmektedir." Ayrıksı olan her şeyin tek bir biçime sokulacağı, akıl dışı görülenin "deli" ilan edileceği, kalıba sığmayanın ıslah edileceği bir toplum tahayyülünün yansıması olarak değerlendirebiliriz bunu.

László F. Földényi’nin Yaşayan Ölümün Mekânları: Kafka, Chirico ve Diğerleri metni, resimler, mekân planları, perspektif, ütopya gibi kavramlarla bizi modern toplum ve insan üzerine düşündürürken, farklı disiplinlerden metinlerle diyaloğa girerek, sıkıcı gibi görünen bir konuyu anlaşılır bir tartışmaya dönüştürüyor. Resimlerin içinde kaybolup, öykü kahramanlarını ressamların eserlerine yerleştirirken, mekânların “yaşayan ölümün mekânları”na nasıl dönüştüğünü gözlemliyor, varlığımızın ölü yanının farkına varıyoruz.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.