kan damlar yüreğime anam anam garibem / Bayram gelmiş neyime - AYDIN SARI

Kan Damlar Yüreğime Anam Anam Garibem

kan damlar yüreğime anam anam garibem

"Bayram gelmiş neyime/Anam anam garibem"

Bayramlarda, hüzünle mırıldandığım bir türkümüz var: "Bayram gelmiş neyime/ Anam anam garibem" Kan damlar yüreğime/ Anam anam garibem!" Bu güzel türkünün sözleri kime ait? Bu türküyü kim bestelemiş? bilmiyorum. Bilmediğim bir şey daha var: Acaba bu yanık türkü, bir ramazan veya kurban bayramını, evinden, çoluk-çocuğundan uzaklarda geçiren bir kimsenin şahsî acılarından mı doğdu; yoksa kendi vatanında, vatansızlar gibi kalan bir adam, milletimizin İslâmiyeti yeteri kadar anlayamamasından mı, İslâmın çeşitli hücumlarla baskılarla, düşmanlıklarla karşı karşıya bulunmasından mı kahırlanarak sazının tellerine vurdu? Nitekim ben de, her ramazan ve kurban bayramında, hem Türk dünyasının, hem de İslâm âleminin hâlini düşünerek efkârlanıyorum. Çünkü görüyorum ki ne Türk dünyası, ne de İslâm âlemi birlik ve beraberlik içinde. Mesela: Azerbaycan topraklarının %20'si, Ermeniler tarafından işgal edildiği halde, Türkiye'den başka hiçbir Türk cumhuriyeti, Azerbaycan Türklerinin yanında yer almadı. Bırakın aynî ve nakdî yardımda bulunmayı, bu Ermeni vahşeti, yeni Türk cumhuriyetleri tarafından lânetlenmedi de! Olur mu? İslâm dünyası arasında da, maalesef birlik ve beraberlik ruhu yok. Aynı dili konuşan, aynı coğrafya üzerinde bulunan ve aynı dinî inanca sahip olan milletler de, İslâm şuuru, birliği, beraberliği içinde değiller. Irak'ın, ABD tarafından çok sudan sebeplerle ve çok rezilane bir şekilde işgâl edilmesine, çeşitli İslâm devletleri, seslerini bile çıkarmadılar. Sevgili Peygamberimiz ve kitabımız "Müslüman Müslümanın kardeşidir. Nasıl bir âzâmızın acımasını, bütün vücudumuz duyuyorsa, bir Müslümanın acısını da, bütün Müslümanlar duymalıdır!" dememiş miydi? Biz ki, İslâma en çok hizmet eden bir milletiz. Yüzde yüz haklı olduğumuz Kıbrıs davamızda, Ermenistan'ın soykırım iddiasında, PKK ihanetinde Pakistan dışında kaç İslam devletini yanımızda gördük? Geçen haftaki yazımda belirtmiştim: Tarihçilerimizden İsmail Hâmi Danişmend'in kitabından örnekler vermiştim. Çok değil, bundan yıl önce İstanbul'a gelen yabancılar, Osmanlı pay-ı tahtında, koskoca bir yıl içinde cinayet vak'ası olduğunu, hırsızlık olayına rastladıklarını yazıyorlardı. Peki ne oldu da, ilimde, teknikte, okur-yazarlıkta düne nazaran çok önlerde bulunduğumuz halde, edepte, ahlakta dehşetli bir geriliğin uçurumuna düştük? Şimdi İstanbul'da, değil bir yılda, bir günde cinayet işleniyor. hırsızlık vak'ası oluyor! Birtakım insanlar, Tanzimattan sonra, İslâmın karşısına pozitivizm Cumhuriyetimizin ilânından sonra da Kemalizm'i koymaya çalıştılar. Laikliği hâlâ, İslâm düşmanlığı olarak anlayanlar var. Cenab-ı Hakk, "Ey iman edenler, iman ediniz!" diye bizi uyarıyor. Her Kelime-i şahadet getiren elbette Müslümandır. Ama Müslümanlık, sadece "Allah birdir, Hz. Muhammed de onun elçisidir!" demekle bitmiyor. İslâm, "inceliktir, güzelliktir, aydınlıktır, mükemmelliktir. Zorlaştırmamak, kolaylaştırmaktır. Nefret ettirmemek, sevdirmektir." İslâmın ruhundan uzak kaldıkça, o hüzün yüklü türkü de unutulmayacaktır: "Bayram gelmiş neyime/Anam anam garibem Kan damlar yüreğime/Anam anam garibem!"

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet

AYDIN SARI

Bugün Kurban Bayramı’nın arifesi; yarın bayram. Her bayram büyük küçük eski bayramları arar olduk. Öyle ki her yıl bir önceki bayramı bile arayacak duruma geldi. Bizler mi değişiyoruz, yoksa bayramlar mı eski bayramlar değil.
Şimdi kaç evde kurbanlıklar alınmış, süslenmiş bayram gününü beklemektedir. Eskiden her evin avlusunda bir kurbanlık olur, onların tüylerine boyalarla süslemeler yapılır bayrama hazırlanırlardı. Şimdilerde çok kaçlı yaşam biçimine geçti geçeli bir çok kurban kesen bayram sabahı namaz sonrası hayvan pazarına gidip kurbanlığını alıyor ve orada kestirip geliyor. Çoluk çocuk kurbanı kesildikten sonra et olarak görüyor. O nedenle olsa gerek ki, bir çok yeni neslin evinde kurbanlık kesilip derin dondurucuya konuyor, bir iki konu komşuya verildikten sonra.
Ekonomik krizler de kurban bayramının tadını kaçırıyor. Bugün bir koç almak öyle asgari ücretle çalışan bir ailenin altından kalkabileceği rakamlarda değil. İki maaşla ev kirası, elektrik, su ve doğal gaz derken zar zor yaşamlarını sürdüren asgari ücretliler bir de kurbanlık almaya kalktıklarında bütçeleri iyiden iyiye deliniyor.
Bu bayramda da eski bayramları arar olmuşuz. Gelecek bayramda hak ne gösterir bakacağız. Ben bayram gelmişken iki türkünün sözleri ile sizlere veda etmek isterim. Şimdiden iyi bayramlar.

“Bayram gelmiş neyime
Anam anam garibem
Kan damlar yüreğime
Anam anam garibem

Yaralarım sızlıyor
Anam anam garibem
Doktor benim neyime
Anam anam garibem

Geceler yarim oldu
Anam anam garibem
Ağlamak karım oldu
Anam anam garibem

Her dertten yıkılmazdım
Anam anam garibem
Sebebim zalim oldu
Anam anam garibem”

BUGÜN BAYRAM GÜNÜ DERLER

“Bugün Bayram Günü Derler Alem Eğlenir 
Sen Bizim Yaylaya Gel Başın İçin 
Dertliler Oturmuş Derdin Söyleşir 
Etme İntizarı Gül Başın İçin 

Hayran Oldum Bakakaldım Yüzüne
Sürme Değil Rastık Çekmiş Gözüne
Hıçkırarak Başım Koysam Dizine 
Saçım Okşa Gönlüm Al Başın İçin”

 

 

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir