Rahim Ağzı Yarası nedir? Nasıl tanı konur nasıl tedavi edilir? Rahim Ağzı Yarası için tedavi şart mı?
Rahim ağzında yara her kadında bir miktarda olsa vardır. Bu durum fizyolojik bir durumdur. Fakat bu yara iltihaplanırsa bir takım sorunlara neden olup tedavi gerektirir. Rahim ağzındaki yara olarak bilinen bu durumlar mutlaka smear testi yapılarak değerlendirilmelidir. Smear test sonuçları normal çıkmışsa çok nadiren bir tedavi gerekir. Yani özetle rahim ağzınızda yara var yakalım mantığı doğru değilidir.
Rahim ağzına tıpta serviks denmektedir. Bu bölgede kadının yaş ve gebelik durumuna göre halk arasında yara denen fakat ektropion olarak ifade edilen normal kırmızı bir görünüm mevcuttur.
Bu bölge vajendeki mikroplara açık olduğundan servisit dediğimiz rahim ağzı iltihapları görülebilir. Cinsel yolla bulaşan mikroplarda burada iltihaba sebep olmaktadır. Normalde rahim ağzındaki salgı bezlerinde buraya şeffaf ve yapışkan bir sıvı salgılanır. İltihaplı durumlarda ise salgının renk ve kıvamı değişir. Bu durumla savaşmak için vücut akyuvarları buraya yollar. Bu nedenle mikroskopta bakıldığında burada akyuvar yani lokositlerin arttığı gözlenir.
Rahim ağzı iltihabı yani servisit durumlarında en sık görülen ve cinsel yolla bulaşan gonore ve klamidya mikropları burada enfeksiyona neden olan önemli etkenlerdir.
özellikle akıntı önemli bir bulgudur. Akıntının normalden fazla olması rengindeki değişimler rahim ağzı iltihabı nedeniyle olabilir. Bir diğer bulgu kasık ağrısıdır. Diğeri ise ilişki sırasında görülen kanamadır. İlişki sırasında kanama rahim ağzı kanserinde de görülen bir bulgu olduğundan vakit geçirmeden doktora gidilmelidir.
Bazen serviks iltihabına virüslerde neden olur. özellikle herpes virüsler ve HPV yani human papilloma virüsler iltihaba neden olabilir.
Rahim ağzı iltihabında tanı nasıl konur?
özellikle rahim ağzından alınıp sürüntüler mikroskop altında ve birtakım tekniklerle boyanarak incelenir. İncelemede lokositlerde artma ve bazende mikropların direkt görülmesi mümkün olur. Clamidyadan şüphe edilirse kan tetkikleri gerkebilir. HPV enfeksiyonlarında DNA araştırması ile tipleme bile yapılmaktadır. Hpv virüsüne bağlı iltihaplarda kanser yapan hpv tipleri ya da yüksek riskliler tespit edilirse takip gereklidir.
Rahim ağzı yaralarında ve iltihaplarında tedavi etkene göre planlanır. Bu tedaviler kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarınca yapılmaktadır.
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve korunma yollarını bu başlıklar altında bulabilirsiniz. Korunma dememizin nedeni bu hastalıkların detaylarına bakıldığında bazılarının tedavilerinin güç olduğunu göreceksiniz. Bu nedenle korunmalı ilişkiler önem taşımaktadır.
Rahim ağzında yara veya kronik servisit ( Rahimde yara, Rahim yarası) kadın doğum muayenelerinde çok sık görülen bir problemdir. Tıbbi olarak “servikal erozyon” diye adlandırılır. Servisit kelimesinin anlamı rahim ağzı iltihabı, enfeksiyonudur.
Rahimağzında yara rahim ağzını kaplayan normal epitel hücrelerinin kaybolup daha kırmızı olan rahim kanalındaki endoservikal hücrelerinin dışarı transformasyon alanına doğru uzanarak yayılmasıdır . Bu yayılmış olan hücreler daha çok kanladığı için kırmızı renkte görülürler ve eğer bir enfeksiyon da eklenirse kanamaya daha yatkın olurlar. Bu enfekte doku eğer tedavi edilmez ise müzminleşir ve kronik servisit yani yaraya dönüşür.
Rahim ağzı yarası kimlerde görülür?
Rahim ağzında yara oluşumunun yaş ve normal doğum sayısı ile doğrudan bir alakası yoktur. Her yaş kadında görülebilmektedir. Rahim kanalının dışa dönmesi ektropion veya eversion olarak isimlendirilmekte olup genellikle kronik servisit ile karışmaktadır.
Rahim ağzı yarası'nın HPV enfeksiyonu ile bir ilgisi var mıdır?
Rahim ağzında yara görülmesi bir enfeksiyonun veya rahim ağzındaki bir hücre değişimini düşündüreceği için mutlaka incelenmesi ve pap smear testi yapılması gerekir. Rahim ağzı yarası mutlaka HPV varlığı anlamına gelmez fakat bu rahim ağzındaki yara görüntüsü sıklıkla HPV enfeksiyonuna bağlı hücresel değişiklere bağlı da olabilmektedir. Hekim mutlaka rahim ağzında yara görüntüsü varlığında bir HPV virüsü enfeksiyonunu da göz önünde bulundurur.
Rahim ağzı yarasının en sık nedenleri nelerdir?
Yaranın tam sebebi kesin olarak bilinmemekle birlikte en sık sebep serviksi etkileyen enfeksiyonlardır. Klamidya,trikomonaz, HPV virüsü, gonore gibi enfeksiyonlar tedavi edilmedikleri takdirde sıklıkla yaraya sebep olmaktadırlar. Diğer sebepler ise çok sık cinsel ilişki, hormonal değişiklikler ve bazı kimyasal faktörler ( spermisidler ,prezervatif üzerindeki kimyasallar ve kremler ) ve sık vajinal duştur. Cinsel birleşme sırasında penisin yarattığı yada vajinal tampon kullanımının yol açtığı travmanın risk faktörü olduğu da inanılmaktadır .
Rahimağzı yarası kadında ne gibi belirtiler verebilir?
Rahim yarası sıklıkla herhangi belirti vermez ve yapılan rutin jinekolojik muayene sırasında jinekolog tarafından saptanır. Buna rağmen bir çok kadında rahimağzındaki yaraya bağlı en sık şikayet devam eden kokusuz, kaşıntısız bol miktarda beyazımtrak olan akıntılardır. Eğer yara büyük ise “spotting” tarzında ara kanamalar veya ilişki sonrası kanamalar sıklıkla görülmektedir.
Rahim ağzı yarası kısırlığa sebep olur mu?
Rahim ağzı yaraları birçok kadında servikal mukusun (rahim ağzı salgısı) değişmesine sebep olarak spermlerin rahim içine geçişini zorlaştırarak kısırlık problemlerine de yol açabildiği bilinmektedir. Hamilelerde ise vajinal akıntının fazla miktarda olması ve tekrarlayan , tedaviye cevap vermeyen vajinal enfeksiyonlar rahim ağzı yarasını düşündürmelidir.
Servikal Erozyon, Rahimde Yara tanısı nasıl konur? Vajinal Akıntı Kaşıntı ne anlama gelir?
Yaranın tanısı çok kolaydır ve doktor tarafından yapılan jinekolojik muayenede göz ile kolaylıkla konulmaktadır. Mutlaka pap smear testi yapılmalıdır. Smear testinin güvenli bir şekilde alınamayacağı taze kanamalı , çok büyük rahim ağzı yaralarında ,lezyonlarda ve şüpheli yaralarda doğrudan smear testine gerek duymadan kolposkopik inceleme ve kolposkopk biopsi yapılması daha doğrudur.
Rahim ağzındaki yaranın tedavi nasıl yapılır? Tedavide hangi yöntemler tercih edilmelidir?
Yaranın (kronik servisit) antibiyotik veya fitil ile yani bir ilaç ile tedavisi mümkün değildir. Tedavinin prensibi rahim ağzında enfekte olup değişime uğramış dokunun ortadan kaldırılarak (destruksiyonu) o bölgenin tekrar normal rahim ağzı epiteli ile kaplanmasına olanak sağlanmasıdır. Yara tedavisinde kullanılan yöntemler:
HPV,Genital Siğil Sorunu, Genital Siğiller Kondilom Tedavisi Ve Yeni Gelişmeler Hakkındaki Diğer Tüm Yazılarımız İçin (Tıklayın)
Bize Ulaşın.. İletişim
İçindekiler
Kısaca yakma tekniği tedavi yöntemidir. Deri ve ciltte yer alan siğil, seboreik keratoz benzeri oluşumların düşük akımlı elektrik eşliğinde yakılıp tahrip edilmesi işlemine denilmektedir. Bu yöntem ile hasarlı ve enfekte olmuş dokular tahrip edilir. Tahrip edilip ölen deri ise zamanla vücuttan kendini atar. Koterizasyon işlemi yaklaşık olarak ortalama dakika kadar sürmektedir. Koterizasyon tedavisinde kullanılan cihazın ismi elektrokoterdir. Elektrokoter cihazı elektrik enerjisini ısı enerjisine dönüştürmektedir. Cihaz ısı enerjisi ile temas ettiği yeri yakar. Yakma sonucu sorunlu hücreler ölür ve zamanla yerine yenileri gelir.
Kriyoterapi tedavisiyle benzer mantıkta işleyen koterizasyon tedavisi ile tedavi sıkça kullanılan ve olumlu etkileri olan bir yöntemdir.
Günümüzde çoğu deri hastalıklarının tedavisinden koterizasyon tekniği kullanılmaktadır. Koterizasyon tekniğinde hasta herhangi bir ağrı veya sızı hissetmez, işlem oldukça basit ve kısa sürelidir. Durum böyle olunca özellikle konforlu olmasından dolayı yaşlı hastaların da sıkça tercih etme sebebi olmuştur. Birçok hastalığın tedavisinde kullanılan koterizasyon tekniğinde alınan sonuçlar genellikle olumlu yöndedir.
Koterizasyon tekniği ile tedavi yöntemi belli başlı hastalıkların tedavisinde kullanılır. Bu hastalıkları sıralayacak olursak;
Koterizasyon uygulamasının doğru ve etkili olması için belli başlı adımlar ile yapılması gerekir. İlk olarak hasta uygulama hakkında bilgilendirilir. Uygulama sonrasında ortaya çıkabilecek durumlardan hastaya bahsedilir. Yan etkiler oluşabilecek riskler bellidir ve bunların ortaya çıkması düşük bir ihtimaldir. Buna rağmen hasta tam olarak bilgilendirilir. İşlem öncesinde tedaviyi yapan yer sizden form doldurmanızı isteyebilir. Bu form sizi bilgilendirdiklerine ve oluşabilecek riskleri kabul ettiğinizi teyit edecektir.
Uygulama aşağıda yer alan aşamalar şeklinde yapılır;
Tedavi sonrasında iyileşme süresi hastanın bu süreci nasıl geçirdiğine bağlıdır. Eğer hastaya lokal anestezi yapıldıysa anestezinin etkisi geçene kadar hasta kontrol altında tutulur. Sonrasında aynı gün taburcu edilir. Taburcu edildikten sonra hasta normal yaşamına hemen dönebilmektedir. İyileşme süresi boyunca tedavi edilen alan bandajlı kalmalıdır. Bandaj belli aralıklar ile değiştirilmeli ve bu alan temiz tutulmalıdır. Tedavi edilen alan kuru tutulmalıdır. Kuru ve temiz tutulmadığı sürece iyileşme süresi uzar bununla birlikte beklenen olumlu gelişmeler yaşanmaz. Eğer doktorunuz size herhangi bir losyon veya ilaç vermiş ise iyileşme süreci boyunca bunları düzenli olarak kullanmaya özen göstermelisiniz. Genellikle iyileşme süresi gün sürer
Koterizasyon tedavisinin yapıldığı koter cihazının farklı çeşitleri bulunmaktadır. Bu çeşitlerden hangisinin kullanılacağı doktor tecrübesi ve hastalığın çeşidine bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir. Koter cihazları iki ana grup altında incelenir. Bunlar;
Adından da anlaşılacağı üzere elektrokoter cihazlar elektrik enerjisi ile çalışan cihazlardır. Elektrik enerjisi sayesinde bu cihaz ile termal koter işlemi yapılmaktadır. Elektrokoter cihazı ortalama olarak C sıcaklıkta çalışmaktadırlar. Elektokoter cihazlarında iki farklı tür vardır. Bunlar Monopolar ve Bipolar cihazlardır.
Koterizasyon tedavisi hakkında kişilerin tedaviyi yaptırmadan önce kafasına takılan bazı sorular vardır. Bu soruları cevapları ile birlikte derledik. Koterizasyon tedavisi hakkında sıkça sorulan sorular ve cevapları;
Bu tedavi yönteminde herhangi bir ağrı veya sızı hissedilmiyor. Küçük lezyonların tedavisi anesteziye gerek duyulmadan yapılmaktadır. Ağrı hissedilebilecek derinlikte yapılacağı zaman mutlaka öncesinde lokal anestezi yapılmaktadır.
İşlem sonrasında nadiren bazı kişilerde kanama görülebilir. Fakat bu kanama basittir ve abartılacak bir şekilde değildir. Kanama yaşandığında temiz ve steril bir bez ile 10 dakika kadar baskı uygulayıp kanamayı kolayca durdurabilirsiniz. Eğer kanama durmaz ise mutlaka doktorunuz ile görüşüp durumu bildirin. Riskli bir durum oluşmasını engellemek için kanamanın durmadığı durumlarda müdahale gerekebilmektedir. Kanama ile birlikte akıntı da yaşanabilir. Bu durum yoğun ve uzun sürer ise doktorunuzla mutlaka görüşmelisiniz.
İşlem sonrasında iyileşme süresi boyunca cinsel ilişkiye girmeniz yasaklanır. Alanda bulunan siğiller kısacası lezyonların tamamen iyileşene kadar cinsel ilişkiye girmemeniz gerekir. Yaklaşık 2 hafta sonrasında doktorunuzun kontrolünden sonra herhangi bir riskli durum yok ise cinsel ilişkiye girebilirsiniz. Rahim ağzı yaralarının tedavisinden sonra ise cinsel ilişkiye girme süresi 1 ay sonradır. Tedaviden bir ay sonrasında cinsel ilişkiye girebilirsiniz ama öncesinde girmeniz iyileşme sürecini riske sokacaktır.
İşlemin ortalama süresi 5 dakika kadardır. Fakat genital ve rahim ağzı sorunlarında işlem süresi dakikaya kadar çıkabilmektedir. Özellikle siğillerin yakılmasın her bir siğilin yakılma süresi ortalama dakikadır. Vücudunuzda kaç adet siğil var kaç tanesi yakılacak buna göre süre uzayabilmektedir.
Bu süre tedavinin hangi alana uygulandığına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Normal siğil veya lezyonlar yakılma sonrası birkaç günde iyileşme gösterir. Rahim ağzı ve genital lezyonların iyileşmesi ise 1 ay kadar sürebilmektedir.
Tedavi için herhangi bir yaş sınırı yoktur. Gerekmediği ve riskli bir durum söz konusu olmadığı sürece ergenlik dönemi öncesinde bu tür tedavilerin uygulanması önerilmez. Ergenlik dönemi ile birlikte bireylere bu tür tedavi yöntemi rahatlıkla uygulanabilmektedir.
Koterizasyon tedavisi için herhangi bir yaş veya cinsiyet ayrımı yapılmamaktadır. Tedavi özellikle kadınlarda daha fazla uygulanmaktadır. Kadınlarda genital siğiller ve rahim ağzı yaralarının iyileştirilmesi için koterizasyon yöntemi sıkça tercih edilmektedir.
Tedavi sonrasında ilk 15 gün dikkatli olmak gerekir. İlk 15 gün boyunca kişilerde akıntı ve kanama olması doğaldır. Bu süre zarfı boyunca kadınların hijyenik ped kullanması önerilir. İlk ay cinsel ilişkiye girilmez. İlk ay sonrasında doktor kontrolüne gidilir. İyileşme süresi ve sonrasında genital alan hijyenine dikkat edilmesi gerekir. Doktorun verdiği ilaçlar doğru ve düzenli bir şekilde kullanılmalıdır. Ayrıca bir beslenme uzmanı eşliğinde düzenli ve sağlıklı beslenme şekline girmeniz önerilmektedir.
Koterizasyon tedavi fiyatları hastanın hangi hastalığa sahip olduğu, kaç adet lezyon veya siğilin yakılacağına, doktor tecrübesine, klinik donanıma bağlı olarak değişkenlik gösterilmektedir. Özellikle genital siğillerin yakılması ve rahim ağzı yaralarının tedavisinde fiyat ciddi oranda değişkenlik gösterebilmektedir. Rahim ağzı yaralarının temizlenmesi ve yakılması tecrübeli bir doktor tarafından yapılmalıdır. İşlemi tecrübeli bir doktorun yapması da fiyatları etkilemektedir.
Sağlık Bakanlığının kuralları gereği internet sayfalarında sağlık işlemleri ile ilgili fiyat vermek doğru değildir. Tecrübeli ve hasta memnuniyeti yüksek doktorların tedavinizi yapması fiyatları da artabilmektedir. Koterizasyon tedavi fiyatları ve dermatolog muayene ücretleri hakkında daha fazla bilgi almak için bize iletişim sayfamızda yer alan bilgilerden ulaşabilir kolayca randevu oluşturabilirsiniz. Randevu aldıktan sonra kliniğimizde yer alan çalışan ve doktorlar Koterizasyon tedavi fiyatları hakkında aklınıza takılan tüm soruları cevaplayacaktır. Daha sağlıklı olmanız ve kendinizi daha mutlu hissetmeniz için birçok hastalığın tedavisinde alanında uzmanlarımız ile hizmet veriyoruz. no’lu telefondan polikliniğimizi arayarak Koterizasyon tedavi fiyatları hakkında bilgi alabilirsiniz.